17 Kasım 2008 Pazartesi

Kaç Kırlangıç Kovaladınız? : ))


Dişi kırlangıcın biri, adamın birine aşık olmuş. Adamın evinin penceresinin önüne gelip, bütün cesaretini toplamış, tüylerini şöyle bir kabartmış, güzel göründüğüne inanmış ve küçük gagasıyla cama birkaç kez tık..lamış.

Adam oldukça meşgulmüş, içeride kendi işleriyle uğraşıyormuş. Tıklama sesini duyunca kafasını çevirip cama bakmış. Onu işinden alıkoyanın bir kuş olduğunu görünce görünce şaşırmış..!!! Bir kırlangıç...!

Heyacanlı kırlangıç, telaşını bastırmaya çalışarak, derin bir nefes almış, gagasını açmış, sözcükler dökülmeye başlamış.
-'Seni seviyorum. Nedenini nasılını sorma. Uzun zamandır seni izliyorum. Bugün cesaret edebildim konuşmaya. Lütfen pencereyi aç ve beni içeri al.' Senin yanında yaşayayım.' Adam birden sinirlenmiş:
-'Yok daha neler? durduk yerde sen de nerden çıktın şimdi? mümkün değil, alamam, üstelik bir kuş bir insana aşık olabilirmi? insanla arkadaş olabilir mi? '
Kırlangıç çok mahçup olmuş.
Başını önüne eğmiş, ama pes etmemiş, Bir süre sonra tekrar pencereye gelmiş, gülümseyerek bir kez daha şansını denemiş:
-'Lütfen dinle beni, al beni içeri! Ben sana dost olurum, hiç canını sıkmam. Adam kararlı, adam ısrarlı:
-'Benim kimseye ihtiyacım yok.
Seni içeri alamam, hem işim gücüm var benim, git başımdan.'
Aradan bir zaman geçmiş, kırlangıç son kez adamın penceresine
gelmiş: -'Bak soğuklar da başladı, üşüyorum dışarıda. Aç şu pencereyi al beni içeri. Yoksa, sıcak yerlere göç etmek zorunda kalırım. Çünkü ben ancak sıcakta yaşayabilirim. Pişman olmazsın inan, seni eğlendiririm. Birlikte yemek yeriz, hem bak sen de yalnızsın yanlızlığını da paylaşırım'
Bazıları gerçekleri duymayı sevmez. Adam da yalnızlığından bahsedilmesine içerlemiş. Çok sinirlenmiş:
-'Ben yalnızlığımdan memnunum' diye hırsla cevap vermiş. Kırlangıcın sevgiyle dolu minik kalbinin ne kadar kırılacağını hiç düşünmeden hoyratça, kabaca kuştan kendisini rahat bırakmasını istemiş, hatta kovmuş. Küçük kuş son denemesinden de başarısızlıkla çıkınca, başını önüne eğmiş, çekip gitmiş.
Aradan bir hayli zaman geçmiş. Adam, önceleri düşünmemeye çalışsa da, son zamanlarda kırlangıç sık sık aklına takılır olmuş ve sonunda kendi kendine itiraf etmiş:
-'Galiba ben aptallık ettim! Beklenmedik bir anda karşıma çıkan bir dostluk fırsatını teptim. Niye onun teklifini kabul etmedim ki? Şimdi böyle bir başıma oturacağıma , keyifle güzel vakit geçirirdik birlikte. Pişman olmuş olmasına ama iş işten geçmiş. Yine de kendi kendini rahatlatmayı ihmal etmemiş. Havalar ısınmaya başlayınca, kırlangıcım nasıl olsa yine gelir. Ben de onu içeri alır, yalnızlığımı paylaşır, arkadaşlık dostluk ederim. Güzel mutlu günlerimiz olur. Ve çok uzunca bir süre, sıcakların gelmesini beklemiş. Gözü yollardaymış.
Havalar ısınmış, yaz başlamış, başka kırlangıçlar gelmiş. Ama...... Onun ki hiç görünmemiş. Yaz sonuna kadar pencereyi hiç kapatmamış ama nafile. Kırlangıç yokmuş! Gelen başka kırlangıçlara sormuş ama gören olmamış. Sonunda akıl sormak ve bilgi almak için bir bilge kişiye gitmiş. Olanları anlatmış. Bilge kişi gözlerini adama dikmiş ve demiş ki:
'Kırlangıçların ömrü 6 aydır' *

-'................!!!'

*
Hayatta bazı fırsatlar vardır.

sadece bir kez elinize geçer.
Değerlendiremezseniz uçup gider.

Ve elinize bir fırsat daha geçmez.

*

Hayatta bazı insanlar vardır.

Sadece bir kez karşınıza çıkar.
Değerini bilmezseniz kaçıp gider

Ve asla geri dönmez.

*

Dikkatli olun...
Farkında olun... Ve bir düşünün bakalım!
Acaba siz bugüne kadar pencerenizden kaç kırlangıç kovaladınız?

*
(not: kırlangıçların ömrü 6 ay değil ama hikayede verilmek istenen mesajı vurgulamak için güzel olmuş)

1 yorum:

anneminkizıyim dedi ki...

Merhabalar canim,
kirlangicin öyküsü cok hosmus, cok güzel insani derin düsüncelere daldiracak, kendimizi sorgulayacak bir yazi, cok begendim, paylasimin icin tesekkürler. Allah karsimiza cikan firsatlari bizlere degerlendirmek nasip etsin insallah. C.boxa biraktigin notlari okudum, cook tesekkür ediyorum. Bende senin arkadasligindan ve samimiyetinden cok memnunum, sevgilerimle....