Ey kapıları açan Allah'ım, Bize kapıların en hayırlısını aç. Ey halden hale çeviren Allah'ım, Halimizi en güzel hale çevir. Ey kalpleri döndüren Allah'ım, Kalplerimizi dinin ve taatin üzere sabit kıl. Hz. Muhammed (S.A.V)
Bu bayram arkadaşlarıma yazdığım mesajı sizlerle de paylaşmak istiyorum. Sevgiler...
Güvercin kanadına yükledim neş'eyi..Umut ekledim içine ve..Bir tutam sevgi tozu!..Özlemle yoğurup harmanladım, gökkuşağının renklerine boyadım. Sana ulaşsın, yüreğine aksın..Oya olsun nakış nakış..Coşku olsun sağnak sağnak..sevgi olsun yudum yudum... Canım arkadaşım..Nicelerine sağlık,esenlikle erişmemizi dilerken:Bayramını gönülden kutluyor,seni..Çok seviyorum!...
.............
1.Ekim.2008 Çarşamba Ramazan Bayramı, 2. gün
Bahar selleri olup coşmakla, hazan yağmuru olup yağmak arası 'gel-git' lerdeyim.Hüzün dalgaları, gönlümün kıyılarını dövmekteyken bir bakıyorsunuz kaygılardan âzâde bir huzur hâli, bir emniyet, tevekkül, teslimiyet hissi... Başımı döndürüyor duygu geçişlerim..Sonbaharla birlikte 'bahar havası' gibi değişiveriyorum sanki...
Bu sabah erken kalktım yine sabah 04.. suları ayaktaydım. Eşimi havaalanına bıraktıktan sonra Radyo 'karma turka' eşliğinde alacakaranlıktan gün doğumuna değin gezindim biraz... Yalnızca aile bazında kaldı ilk gün ziyaretlerimiz. Görümcem ve anneme gittik.Düne dair değil paylaşmak istediklerim. Kadir Gecesi'nde takılı kaldı gönlüm...
Başlayalım mı? Peki... : ))
O akşam otobüsle yola çıktım, araba henüz serviste olduğundan..Kimi zaman da araba kullanmak istemiyor, otobüsü seçebiliyorum; duruma bağlı... Yalnızca otobüs, öncesi ve sonrasını yazmaya kalksam sayfa dolusu yazı oluşur ama hayır...
İftardan başlayayım. Annemle iftar ettikten sonra, haberleşip anlaşmış olduğumuz gibi, gelinimiz aşağıya indi. Hemen hazırlan lütfen.. dedim; çıkıyoruz. Annemden izin alıp, ağabeyime nöbet devredip yola koyulduk. Ben çılgın, gelin hanım kafa dengi..Bir söyleyip beş gülüyor muyuz
ne? : ))
Eyüp' e geldiğimizde aceleden doğru düzgün bir şey içmediğimden çok susadığımı fark ettim.Bir market- bakkal vs. ararken karşımıza küçük bir cami çıktı.Hocamın da teravihi küçük bir camide kılacağını haber aldığımdan (ama esas olarak onunla Eyüp' te karşılaşmayı umduğumdan) 'Acaba?' diyerek oraya yöneldim.
Kapatıyoruz, kaldırıyoruz.. gibi bir hitap..Camide ne kapatılır ki? İçeri giriyoruz, yalnızca üç- beş kişi.. 'Sakal-ı Şerif' sergileniyor!... Böyle fırsatı bulup da durmak olur mu? Yaklaşıyoruz, adım mesafesindeyiz. Görevli hocanın yanında genç bir delikanlı var, akraba ya da bir yakını gibi davranıyor. Bir ara Sakal-ı Şerif' in sergilendiği merceği eline alıyor, inceliyor. Nasıl olduğunu bile anlayamadan, uzanıp elinden alıveriyorum.
İşte o anda zaman duruyor.Kimsede bir tepki yok..Soru soran, 'Dur, n'apıyosun?' diyen yok!.. Peri anne sihir tozu serpti ortalığa.. zaman durdu sanki..her şey ve herkes sustu; donup kaldı belki de... Kalbime bastırıyor, öpüyor, öpüyorum. Hâlâ kendime gelemedim.Bakıyor yine bakıyorum. Geri uzatırken, dua ile mukabele ediyor, şükran hissimi dile getirmek istiyorum. Şükürler.. şükürler Yâ Rab!.. Bu nasıl bir ikramdır, ne büyük lütuf!...
Dünyada nasip ettin, ahirette de kendisini görmek dilerim , yakın olmak!...(Cümle gönülden dileyenlere de nasip olur inşallah...Âmin...)
Yağmur yağıyor.. Ilık, güzel bir sonbahar akşamı..Usul usul inen rahmet damlaları... Cami dolu, kapısı- bacası dolu... Arka tarafı dolaşarak caminin avlusuna, türbenin olduğu yere ulaşıyoruz. Bir süre parmaklıkla çevrili ağacın altında dualar ediyoruz. Sonra içeri girmeyi deniyoruz. Bizler camiye girip, hanımlara ayrılmış olan üst katın merdivenlerine yönelirken, yukarıdan da çok kalabalık olduğu gerekçesiyle inenler var. Çıkıyor,etrafa da bir bakınıyoruz. Kenarda bir yer tercihim. İnanması güç, avluya ve Eyüp Sultan Hz. nin sandukasının sergilendiği türbeye bakan bir pencereye çıkıp oturuyoruz. Hem içeriye hem de dışarıya hâkim bir yer burası.. Allah c.c. bizi köşünde ağırlıyor, köşkümüzü hazırladı diyor gelinimiz. Şükürler sonsuz!... Dualar başka, hissiyat bir başka burada... Mânevi ortamdan etkilenmemek ne mümkün? Dışarıda yağmur giderek temposunu arttırıyor..
Dışarısı şıkır şıkır aydınlık..Dışarısı Bayram yeri misâli... Kimseler kaçmıyor hızlıca atıştırıveren rahmet damlalarından..Huzur var, aynı amaçla bir araya gelmenin inanılmaz hazzı ve tek yürek olma duygusu var.
Çoluk- çocuk gelmiş insanlar..Öylesine sevimli ve mâsum ki çocuklar.. Neden büyümek istemediğimi bir kez daha anlıyorum. : ))
Avludaki taştan direklere karşılıklı tünemiş iki güvercin. Biri senin biri benim olsun deyip sahipleniveriyoruz gelinimizle.. Nasıl bir huşû ile dinlemedeler, bir vecd hâlinde gibiler sanki... Yağmur.. ışıklar... türbe.. insanlar... güvercinler.. tesbihat ve dualar...Derin bir iç geçiriyorum yine... Tesbih namazı da kılınıyor cemaatle.. Ömürde bir kere kılmak gerekli ya da iyi miymiş? Pek bir cahil kalıyorum henüz kimi konularda.. : ( İlk tesbih namazım, ilk Kadir Gecesi Eyüp Camii ziyaretim bu benim...Ne güzel.. Allah c.c tekrarlarını nasip etsin bize ve tüm dileyenlere de...
Sabaha karşı 01.. suları.. Herkes uyanık, herkes yollarda sanki.. Daha yeni gelmeye başlayanlar var. Yürüyoruz, yolumuzun üzerinde üç ziyaret var. Yâ Vedûd Camii, Muhammed el- ensari Hz., Câbir bin Abdullah Hz. Heyecanlanıyorum, hadis kitaplarından bilirim bu son ismi..Hadisler rivayet etmiş. Onları da ziyaret edip, duada bulunmak, ruhaniyetlerine hediye etmek ne büyük bir şeref... Mutlu, çok mutluyum. Dilimde, gönlümde şükürler... Rüyâ gibi bir geceydi lezzetini unutamayacağım.
Ertesi gün hocamı ziyaret etmek de apayrı bir mutluluk..Arıyorum telefonundan. Çok meşgulüm bu gün ama öğleden sonra bir ara istersen diyor. Oğlunu da aradığımda aynı şeyleri tekrarlıyor. Hocamın sesi sanki biraz mesafeli miydi? O bana yakın davranır çokluk, şükürlerim sonsuz.. acaba ne oldu Allah'ım? Ne yaramazlık yaptım ki sesinde bu uzaklık hissiyatı? Yüreğim ıslanmış bir serçe gibi titremekte..Hazan yaprağı gibi sallantıda... Öğle üzeri saat 12.30 suları.. Oğlu arıyor beni. 'Gelsin ama acele etsin' dedi, diyor. Gidiyorum nasıl gittiğimin, yollarda ne dualar edip ne kalp çırpınışları çektiğimi anlatmaktan âcizim. N'olur Allah' ım, diyorum.N' olur.. O' nu, SEN'in rızan için seviyor ve diliyorum. En müsait olduğu zamanına rast getir beni, n'ooluurr!... Torununun eşi açıyor kapıyı. Daha önceden de tanışıyoruz.Gittiğim zamanlar rastlıyorum ona... Dünden bu yana ders alanlar bitmedi diyor.Çok yoğun... Beklesin diye haber gönderiyor hocam.. Ne demek.. O' nun bulunduğu mekânda olmak bile apayrı bir saadet!... Bir süre sonra geliyor. Ayakta karşılıyorum onu...
Otur, diyor. Beklettim, kusura bakma... : )
Sizi.. diyorum. Ömrümün sonuna değin bekleyebilirim, efendim!...
Beklersen, diyor. Sevap kazanırsın. : )
Bir söz söylüyorum ona, sevgimi belirten.. En çok, diyor. Allah c.c. ı sevmelisin.
'Tüm sevgilerin kaynağı 'O' değil midir ki efendim?' diyorum. Sözünü yineliyor.
'En çok O' nu sevmelisin!..'
Başka bir enerjisi var bugün onun, tebessümü bile azıcık daha belirgin mi ne? Daha bir ışıltılı... Sevdiğimi biliyor. Sevdiğini hissediyorum. Daha ne olsun??? ŞÜKÜRLER OLSUN!!!
........
h. b. ile konuşuyoruz. Daha önce de yazmıştım, çok eski dostum... Dedesi, benim hocamın da hocalarından, çok büyük bir âlim, Allah c.c. ın rahmeti üzerine olsun.. Hocam, Hayat' ı kıskanıyorum. Ben seni yıllardır tanırım. Hayat gibi arayamıyorum, çekiniyorum. : ) demiş.. O'nun çok sıkıntıları var, dertleşiyoruz onunla diye cevap vermiş hocam da... Hayat gibi aramak için biraz da deli olmak gerek her halde.. diyorum ben de...
.....sürecek.. inş... : ))
Sevgiler...
Dünyanın Döngüsü Hep Mi Aynı?
-
Okuduğumdan beri hiç aklımdan çıkmıyor. Peru'daki arkeologlar, üç antik
kültürün güç merkezi ve İnka öncesi bir efsanenin merkezi sayılan kuzey
kıyısındaki...
6 gün önce
1 yorum:
Merhabalar canim, Ramazan Bayraminiz Kutlu olsun. Allah saglik ve mutlulukla nice bayramlar göstersin insallah.
Canim harika bir Tahinli kurabiyem var hemen veriyorum,
1 su bar. Tahin
1 su bar. Pudra Sekeri
1 su bar. iri cekilmis Ceviz
1 su bar. Sivi Yag
yaklasik 3 su bar. Un
Yapilisi:
Tüm malzemelerle hamur yapilir, ceviz büyüklügünde parcalar alinip yuvarlanir ve kagit serilmis tepsiye dizilir. 175 ° de 15-20 dakika alti üstü kizarincaya kadar pisirilir, soguyunca servis yapilir.
Canim bu tarif kiyir kiyir harika oluyor, istersen ceviz ve tahinini azaltada bilirsin, tatli kizimiza da afiyet olsun, sevgiler....
Yorum Gönder