Cüneyd-i Bağdadi şöyle anlatıyor;
Soğuk bir günde kuşlara yem veren bir ateşperestin yanından geçiyordum.
Ona dedim ki;
-İman olmayınca bu yaptığının faydasını göremezsin. Allah bu yaptığın iyiliği,ancak iman ile kabul eder.
-Belki kabul etmez ama,bu yaptığımı görmez, bilmez mi?
-Elbette görür ve bilir.
-Öyleyse bu bana yeter.
Aradan yıllar geçti. Bir hac mevsimi tavaf sırasında bir zatın:
"Ey Kainatın sahibi! Ey bu Beytin Rabbi! Herşeyi gören, işiten, bilen sensin,diye gözlerinden yaşlar dökerek Beytullah'ı aşk ve vecd içinde tavaf ettiğini gördüm. Yüzünde iman nuru parlıyordu. Dikkat edince,bu nur yüzlü zatın, birkaç sene önce karlı bir günde kuşlara yem veren ateşperest olduğunu hatırladım. Tavaftan sonra,kendisine yetiştim usulca koluna girdim. Bana:İşte Allah gördü ve bildi, dedi.
Sonra bir anda aşkla çırpınmaya başladı. Hayretle yüzüme bakarak:"Allahu Ahad,Resulun Ahmed" sayhasıyla ruhunu teslim etti.
O anda hafiften bir ses şöyle diyordu:
"Ey Cüneyd! Sen Beyt'imi arzu ettin, Beytimi Buldun."O, Beni arzu etti, Beni Buldu."
Dünyanın Döngüsü Hep Mi Aynı?
-
Okuduğumdan beri hiç aklımdan çıkmıyor. Peru'daki arkeologlar, üç antik
kültürün güç merkezi ve İnka öncesi bir efsanenin merkezi sayılan kuzey
kıyısındaki...
6 gün önce
1 yorum:
Merhabalar canim arkadasim, anlatimini okudum, cok güzel bu paylasimin icin allah senden razi olsun. Saglikli ve mutlu günler dilerim, sevgilerimle....
Yorum Gönder