19 Haziran 2009 Cuma

Yaşamayı sevmek...


Sevgili Nuray' ın gönül okşayan yorumu aklıma düşürdü bu hoş anlatımı yine, bir hatırlayalım istedim.
Hepimiz kendi hayatlarımızın başrol oyuncularıyız sevgili nUnU... : )
Yaşamayı sanata dönüştürebilmekse ayrı bir yetenek ve gelişim sürecinin doyumsuz kazanımı olsa gerek, diye düşünüyorum.
Büyük bir lütuf, bizlere bağışlanmış...
Hayat dolu olduğumu söylerlerdi genelde yeni tanıştığım kimseler ve arkadaşlarım.
Şimdi azıcık hayatın farklı yüzleriyle de karşılaşmamın durgunluğunu da yaşarım, farklı perspektiften de hayatı irdeler ancak 'Her işte bir hayır vardır' ilkesini de aklımın bir köşesinde tutarım.
Yine de deli-dolu hallerimden tümüyle arınmış değilim. Ne yapayım ki kendimi olduğum gibi seviyorum, bir başka ben olmak, maskeler ardında gizlenmek istemiyorum.

Sen, bende kendini görmüşsündür, ne mutlu bana bu güzelliği yansıtabilmişsem eğer...
Güzel bakışın, güzel görüşün için teşekkürler, hep böyle içten, cıvıl cıvıl, güzel kal, e mi?
Bu arada... hangi pasta güzel diye sormuşsun, seninki hem görüntü hem de lezzetiyle tam puan almıştır canım, sevgiler...
Aşağıdaki yazı Öznur Çolakoğlu'ndan alıntıdır, sana ve Yaşamayı sanata dönüştüren tüm gönül dostlarıma ithaf olunur. : ))

"11 Aralık 2005 Pazar, Yaşamayı Sevmek..
Hayatı severek yaşamak bir sanat işi bence.. Sefası kadar cefasını da sevmek gerek.. Her şey birbiriyle o kadar bağlantılı ki. Rüyalar dahi gayesiz değil. Bazen düşünüyorum "yaşadıklarımız rüya da, rüyada gördüklerimizi gerçeğin ta kendisi mi acaba?" diye.. Yanıtsız kalsa da zihnim çoğu kez, öğrendiğim o ki, "Yaşamak bir sanat işi.." Hele birde yaşamayı sevmek, sanatların en incesi, nazendesi..

'Yaşamayı sevmek güzel şey, hayatı sevmek ümitli şey. Dünyanın en meşhur aşçısından en güzel ve leziz yemekleri yemek gibi bir şey Severek yaşayınca, geçtiğiniz yollarda, yardım ettiğiniz bir teyzenin yüreğinde, gülümseyip içini aydınlattığınız birilerinde öyle güzel eserler oluşuyor ki.. Belki bir tezhip eseri yada bir ebru dahi manasız kalıyor ardınızda kalan yaşayan eserlerinizin yanında..

Geçtiğiniz yollar, adımlarınızdan memnun, dokunduğunuz yapraklar, temas edip geçtiğiniz hava varlığınızdan memnun kalıyor.. Yaratılmışların hepsi seviyor sizinle olmayı, varlığınızı ve yaydığınız ışıkları, fısıltıları ve renkleri.. O yüzden cömert oluyor size karşı ve tabi sizde doğaya ve yaratılmış diğer tüm canlılara karşı.

Sevmek diyorum dostlar! Yaratılmış canlı-cansız tüm varlıkları, Yaratıcılarından ötürü sevmek!.. Velhasıl, ne güzel şey yaşamı, içindeki tüm yaratılmışları ve yaşamayı sevmek!!"

***
Kendimi buldum bu satırlarda, aynen böyle düşünüyorum, kâinatın özü sevgi, yaralı ruhların ilâcı..Varlığın amacı..

Aradığımsa aşağıdaki duanın tamamıydı, aklımda eksik kaldığından..
Aynı günce' de buldum ve şiir tadında yazılmıştı her sayfası, zaman zaman incelemek isterim. Teşekkürler sayın Öznur Çolakoğlu..
Emeğinize güzel gönlünüze sağlık..

***

"o yüzden bugün sayfalarına sadece güzel bir duayı yazmak istiyorum..

Tanrim beni yavaslat, Aklimi sakinlestirerek kalbimi dinlendir. Zamanin sonsuzlugunu göstererek bu telasli hizimi dengele. Günün karmasasi içinde bana sonsuza kadar yasayacak tepelerin sükunetini ver. Sinirlerim ve kaslarimdaki gerginligi, bellegimde yasayan akarsularin melodisiyle yika, götür. Uykunun o büyüleyici ve iyilestirici gücünü duymama yardimci ol.

Anlik zevkleri yasayabilme sanatini ögret; bir çiçege bakmak için yavaslamayi, güzel bir köpek yada kediyi oksamak için durmayi, güzel bir kitaptan birkaç satir okumayi, balik avlayabilmeyi, hülyalara dalabilmeyi
ögret. Her gün bana kaplumbaga ve tavsanin masalini hatirlat.

Hatirlat ki, yarisi her zaman hizli kosanin bitirmedigini, yasamda hizi arttirmaktan çok daha önemli seyler oldugunu bileyim.Heybetli mese agacinin dallarindan yukariya dogru bakmami sagla.Bakip göreyim ki, onun böyle güçlü ve büyük olmasi yavas ve iyi büyümesine baglidir.

Beni yavaslat Tanrim ve köklerimi yasam topraginin kalici degerlerine dogru göndermeme yardim et. Yardim et ki, kaderimin yildizlarina dogru daha olgun ve daha saglikli olarak yükseleyim. Ve hepsindenönemlisi.

Tanrim,
Bana degistirebilecegim seyleri degistirmek için CESARET,
Degistiremeyecegim seyleri kabul etmek için SABIR,
Ikisi arasindaki farki bilmek için AKIL ver. "

***
Âmin diyorum..
Sevgiler...
Hayat

2 yorum:

anneminkizıyim dedi ki...

Canim merhabalar,
hayirli cumalar. Bu güzel duaya da "AMIN" diyorum, sevgilerimle....

Bir Dut Masalı - nUnU dedi ki...

HAYATCIĞIM,
Öncelikle bu mükemmel postuna ve hediyene ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM.
Hayatı farkederk- hissederek tadarak yudum yudum yaşayanlardanım bende.
Hele de bir dönem geçirdiğim ve ardımda bıraktığım süreçten sonra bolcana BOŞŞVEERR modundayım da diyebilirim.
Çok anlık bir yaşam bu. İyide - kötüde anlarda gizli. Bunu yaşayarak gördükten sonra yapacak farkedecek atlanmayacak nice yıldızlara seyahat etmek istedim.
Yolun tam yarım asrına az bişeyim kaldı. Yavaşlıyoruz dediğin gibi, oysa herşey nede hızlı kalmaya başladı baktığımızda.
BEN ARTIK GEÇ KALMAK- GECİKMEK İSTEMİYORUM.. ÇOK KOŞUP YORULMAKTA İSTEMİYORUM.
AMA GÖNÜL GÖZÜME, kendi gözlerimide eklediğimide mucizelere bir kez daha ŞÜKREDEREK
BU GÜZELİM PAPATYALARA SONSUZA DEK VARMAK İSTİYORUM.
Çok teşekkürler
sevgiler..
güzellikler......